soğuk_düş çaylak
Mesaj Sayısı : 36 Kayıt tarihi : 04/08/10 Nerden : İstanbul
| Konu: Benim Küçük Sevgilim... Çarş. Ağus. 04, 2010 11:27 am | |
| Benim Küçük Sevgilim...
benim küçük sevgilim senin resimlerinle doldurdugum bu evin her odasında kokun var... ayak seslerin geliyor mutfaktan ellerinin arasından kayıp yere düşüyor porselen bir tabak... hıckırıkların icimden geliyor sanki yoksun gibi...
benim kucuk sevgilim... elinden tutup yurudugum her kaldırım her yol, yalın ayak bastıgmız cimenler her aksam gittigmiz o parkın icinde her aksam önümüzü kesen yavru köpekler... durup dakikalarca onlarla oynaman durup dakikalarca sana bakmam... bazen ürküp geri ceksende kendini onlara dokunmaktan vazgecmemen... ne zaman sana yavru bir köpek alalım dediysem sorumsuzlugumu öne surup ertelerdin bahanelerinle.. simdi ne sorumsuzlugum var nede bahanem... boş odalarında evimin kucuk pati sesleri geziniyor... ama pesinde gezip duran baska ayak sesi yok... belki bir gun gelirsin diye...
benim küçük sevgilim biriktirdiklerimi ciltletip saklıyorum artık her olmadıgın gün icin birlikte yapamadıklarımızı topluyor sonra gece yarısı hepsini bir bir seninle hayal edip aklımdan cıkarıp sana uyuyorum... senden once nerdeydim simdi neresindeyim kendi hayatımın aradaki koskoca bir doluluk... yokluguna ermeyen aklımın hayali delilik... mantıklı bir sensizlikten yorgun sıradan gunleri yasıyor olmak hala anayasaya ve diger kanunlara göre suc teşkil etmiyor...
benim küçük sevgilim... tüm yaptıklarımdan sonra gelmiştin sen bana biraz daha gec biraz erken renkli sac tokaların parfumunun kokusu hala duvarlarımda rujunun tadı dudaklarımda saclarının teninde dalgalanmasının ilahi yanlarını sıralarken sana beni susturmanı özledim... simdi ne ilahi bir yanı var bu bos odaların nede avazım cıktıgı kadar bagırırken susturacak küçük bir kız... gittiginden isyankar bir kulu oldum tanrımın varlıgında ettiğim şükürlerin hesabını sorar gibiyim... sanki ben isyan ettikce biraz daha kendi icime kapanıyor ardına umutlarımı sakladıgım kapılarım...
benim küçük sevgilim sanki bir hayal gibi dokundugun her esya aynı yerlerinde aynı gunlere uyanıyor aynı gecelerinde sızıyorum odanın bir kösesinde defalarca kırdım seni defalarca aglattım öyle cok korkuyordum ki bırakıp gitmenden kendi korkularımın altında kaldım... ve ölesiye kıskandım seni kendimden sana her dokunuşumda her öpüşümde sana her sensin dedigimde istedigim... sanki hayal gibi... kırılır aglar dayanamaz bırakamazdın beni tek basıma tum cirkinligime ragmen tum hayvanlıgıma ve utanmazlıgıma ragmen gitmezdin... ve ben en cok senin beni bırakıp gitmedigin zamanlarda kendimi adam sanıp bir tek senin kollarında aglardım... simdi ne bir damla yaş var gözlerimde nede sokaga cıkıp hayata karısabiliyorum bir adam gibi...
benim küçük sevgilim telesekreterime bıraktıgın son mesajları dinliyorum gunlerdir... gecikecekmişsin...arkadasını yanına ugrayıp... dolapta biraz yemek ve makarna... yemek icin seni beklemiyeymişim.. çiçeklere su vermeliymişim. ve öpüyormussun beni..özledigni söyleyip... mesajları yeniden dinlemek icin 1’e basın,silmek icin 2’ye... gittiginden beri 2’ye dokunamadı parmaklarım... ve ben hala her aksam seni beklemeden yemegimi yiyip su veriyorum ciceklerine...
benim küçük sevgilim... gecenin bir yarısı uyanıp sarılmanı özledim basını gögsüme yaslayıp kalp atıslarımı dinler sıkı sıkı ellerimden tutardın... hic anlatmazdın kabuslarını korkacagımdan korkup yalnızca yanında olmamı isterdin kapatıp dudaklarımı...
benim küçük sevgilim... gecenin bir yarısı arayıp adını sordular tanıyıp tanımadıgımı ve senin neyin oldugumu... telefonunda en son arananlar listesinden ilk sırada ben varmısım... soguk bir erkek sesi,biraz kaba biraz duygusuz biraz yorgun... neyindim ben senin... sen benim küçük sevgilimdin ya ben? cevap vermek icin zorladım kendimi seni sordum telefondaki ses ısrarla yakının olup olmadıgmı sordu o öyle uzaktım ki sana.... arkadasıyım, dostuyum, sevgilisiyim, herseyiyim... hala sesim cıkmıyordu telefondaki ses anlamıs olmalı bir hastanenin acil servisine gelmemi istedi... soğuk, yanlış,karanlık, her ne varsa hatalara dair bunun bir anlamı olması gerekmiyordu gecenin bir yarısı acil servise yapılan cagrıların... ben yokken gelirsin diye bir not yazıp dolabın kapagına astım... umut işte.. br turlu ihtimal veremiyordum sana birsey oldugu fiikrine...
benim küçük sevgilim gunes dogdugunda eve geri gelmiştim... dolabın ustundeki not duruyordu hala orda duruyor olurda ben evde yokken gelirsin die... hala sabahları kalkıp sana kahvaltı hazırlayıp bırakıyorum masanın ustune ciceklere su verip sokaga cıkıyorum ve artık öyle eskisi gibi cevap vermiyorum gece yarısından sonra gelen telefonlara her gun cıkmadan telesekreterdeki mesajını dinleyip yavru köpegi gorebilmen icin getiriyorum heryerini ciceklerle süsledigim mezarına...
bence harika bi şiir=) ama yazarını bilmiyorum =( | |
|